Yozgatlı Hasan bir et fabrikasında çalışıyormuş. Görevi yeni gelen etleri dondurucu odasına götürmek ve oradaki askılara asmakmış. Tüm gün et taşır, akşamları da dondurucuyu temizler öyle işten çıkarmış. Oldukça yapılı, güçlü kuvvetli bir adammış Hasan. İşini iyi yapar, hakka hakkaniyete çok inanırmış.
Bir akşam mesai bitimine doğru dondurucuya girmiş yine. Temizliği yapıp çıkmakmış niyeti. O gün oldukça fazla sevkiyat olduğundan içerisi kan revan içindeymiş. Her zamankinden uzun sürmüş işi. Hiç fark etmemiş zamanın nasıl geçtiğini. Bakmış ortalık tertemiz olmuş, elini yüzünü yıkamış, önlüğünü asmış ve çıkmak için kapıya yönelmiş. Kapının yanındaki zile basmış, dışarıdan birileri açsın diye. Çünkü dondurucunun kapısı içeriden açılmıyor sadece dışarıdan açılabiliyormuş.
Kapıyı açmaya kimseler gelmeyince, tekrar tekrar zile basmış ama nafile. Fabrikada mesai çoktan bitmiş ve herkes evine gitmiş. İşine kendini kaptıran Hasan zamanın farkına varmamış. Kolunda ki saate bakmış ki yedi olmak üzere. Millet gideli neredeyse iki saat oluyormuş.
Telaşlanmış, ne yapacağını şaşırmış. Bağırmış, çağırmış, kapıyı yumruklamış ama ne fayda. Kimsecikler yok ki duyup kurtarsın onu. Yere oturmuş ve çaresiz beklemeye başlamış. Ama hiç ümidi yokmuş. Günlük giriş çıkışı not ettiği kağıdı kalemi almış ve şunları yazmaya başlamış;
“ Saat 9.00 içerisi çok soğuk üşüyorum.”
“Saat 23.30 sanırım donarak öleceğim. Çok üşüyorum.”
“Saat 03.20 ayaklarımı hissetmiyorum. Isınmak için yürüyemeye çalışıyorum ama yapamıyorum.”
“Saat 05.10 gözlerim kapanıyor. Uyanık kalamıyorum artık. Ellerim uyuştu yazamıyorum.”

Gün doğarken mesaiye başlayan fabrika çalışanları 06.30’da işe geliyorlar. İçlerinden biri dondurucuyu açıyor ve içeride duvarın dibinde büzülmüş vücuduyla yatan Hasan buluyor. Ölmüş. Bütün fabrika şok içinde. Herkes oraya toplanıyor. Şaşkınlıktan ve üzüntüden ne yapacaklarını ne diyeceklerini bilemiyorlarmış çünkü termostat 16 dereceyi gösteriyormuş. Evet dondurucu bozulmuş ve 16 derece ile çalışıyormuş. Ama gözü saatte olan ve içeride donarak öleceğine inanan Hasan dereceye bakmayı akıl edememiş ve çok inandığı şekilde donarak ölmüş maalesef…