Solunum yollarındaki il*tihaplardan, irkilmelerden ileri gelen, öksürükle dışarı atılar sümüksü bir maddedir. Öksürük, balgam atmaya yarayan bir tepkidir. Küçük çocuklar da bu tepki henüz tam olmadığından öksüremezler ve kusa*rak balgam atarlar.
Balgam dokulardan sı*zan salgıların, kan suyunun, hücrelerin ve çok defa da mik*ropların karışımından meyda*na gelir.
Çeşitli hastalıklarda, bir hastalığın gidişi sırasında bal*gamın şekli, kıvamı, rengi ve görünüşü değişiklikler gösterir. Sulu, sümük gibi, cerahatli, kö*püklü, kanlı, yapışkan olanları, rengi beyaz, yeşil, sarı ve es*mer olanları vardır.
Bütün bunlardan baş*ka bazı ateşli hastalıklarda, gripte ve üşütmelerde de geçi*ci olarak öksürükle balgam çıktığı olur.
Ayrıca sigara içenlerin nefes borularının irkilmesi so*nucu balgam çıktığı olur.
Devamlı balgam çıkaran kişiler bunun sebebini araştır*malı, tedavi çarelerini aramalı*dırlar. Bir süre önem verilme*yen böyle bir hal çok ciddi bir hastalığın habercisi olabi*lir.
* Bronşitte : Kuru bir öksürükten sonra bol sümüklü, cerahatli bir bal*gam çıkmaya başlar. Süre*ğen (müzmin) bronşitlerde balgam sabahları daha çoktur. Hastalık ilerledikçe balgam çıkarmak güçleşir.
* Veremde : Önceleri kuru bir öksürük vardır. Bir süre sonra balgam çık*maya başlar. Balgam baş*langıçta sümük gibidir. Dik*kat edilirse içinde yeşilimtırak cerahat tanecikleri gö*rülür. Bu cerahat tanecikle*rinden bir kısım alınarak mikroskopta bakılacak olursa mikroplar (Koch basilleri) görülür. Balgam git*tikçe daha cerahatli bir gö*rünüş alır ve koyulaşır. Za*man zaman balgamın üze*rinde kan geldiği de olur.
* Zatürreede : İlk , günlerde alyuvar damarlar*dan dışarı sızdığından balgam pas rengindedir. Çok yapışkandır. Daha sonra çok miktarda cerahatli bal*gam gelir.
*Akciğer Enfarktü*sünde : Bir kalp veya damar hastasında, yeni ameliyat geçirmiş bir kimsede şid*detli göğüs ağrısı ve nefes darlığı ile birlikte kanlı bal*gam gelirse, akciğerlerde bir kan pıhtısıyla bir dama*rın tıkandığı, yani akciğer enfarktüsü olduğu akla ge*lebilir.
*Akciğer kanserin*de : Çoğunlukla yaşlı kim*selerde devamlı balgam gel*mesi kanseri düşündürür. Balgam bazen kanlıdır.
*Bronşektazide : Bronşların genişlemesi ve iltihaplanmalarıyla meyda*na gelen bu hastalıkta fazla miktarda ve kokulu balgam vardır, özellikle sabahları çok balgam çıkar. Hasta*lık ilerledikçe balgam artar ve gittikçe daha çok pis ko*kar. Hasta, göğsünü öne ve yana eğmesiyle daha çok balgam çıkarır. Günde bir*kaç yüz santimetreküpü bu*lan balgam bir cam kadeh*te bir süre bırakılırsa taba*kalara ayrıldığı görülür. Üstte köpük, onun altında sümüklü kısım en dipte ise bir miktar cerahat toplanır.
*Akciğer Apsesin*de : Bu hastalıkta da balgam bol, pis kokulu ve cerahat*lidir. İçinde mikroplar var*dır. Balgam o kadar çok olur ki, hasta bazen kusar gibi çıkarır.
*Akciğer Ödemin*de : Bol köpüklü ve sulu bir balgam vardır. Rengi bazen pembedir.
Balgamlar amansız, en tehlikeli hastalık mikropla*rının taşıyıcılarıdır. Bu bakım*dan balgamla mücadele başlı başına önem taşır.
Nelere Dikkat Etmeli
Balgam hangi hasta*lıklardan ileri geliyorsa o has*talığın mikroplarını taşır. Bun*dan dolayı zatürre, grip, kıza*mık, kabakulak ve verem gibi hastalıkların mikropları o has*talıklara yakalanmış kimsele*rin balgamlarıyla çevreye bu*laşır. Özellikle veremli hasta*lar gezip dolaşabildikleri için, öksürüp tükürme ile balgamla*rını saçarlarsa hastalığın yayıl*masına yol açarlar. Bu sebep*le veremlilerin tükürmelerini önlemek, balgamlarını tükürük hokkası denilen özel kaplara tükürmelerini sağlamak, sonra da bunları dezenfekte etmek verem konusunda gösterilecek en önemli korunmadır.
Hastaların yanında bir tükürük hokkası bulunmalıdır. Balgamlı mendiller, çamaşır*lar bir litre suda iki çorba ka*şığı tuz eritilerek hazırlanan tuzlu suda bir süre bırakıldık*tan sonra iyice kaynatılarak bol sabunla yıkanmalıdır. Bu gibi durumlarda temizliğe son derece dikkat etmek gerekir,
Tükürük hokkaları lizol, likroform, dettol, desogen, zefirol gibi dezenfektan (mik*rop öldürücü) maddeler kullanılarak mikropsuz hale getirilmelidir.