Coğrafyanın Doğuşu ve Gelişmesi
İnsanların ilk seyahate başlamasını coğrafyanın doğuşu olarak kabul edebiliriz. Deniz kıyılarında yaşayan ilkel insanların bir hayvan derisine doldurdukları tuzu, dağlık bir bölgedeki başka ilkel insanlara vererek karşılığında ayı derisi aldıklarını farzedelim. Bunlar köylerine döndükleri zaman geçtikleri yerlerden, gördükleri insanlardan bahsedecek, böylece birtakım coğrafya bilgileri getirmiş olacaklardır.

Coğrafya hakkında ilk çalışmalar Milâttan binlerce yıl önce yapılmıştır. M. Ö. 2700 yılına ait, Sümerlilerden kalma tuğla üzerine yapılmış bir dünya hartası bulunmuştur. Bu haritanın kenarında, haritada gösterilen yerler hakkında bilgiler de vardır. Başka bir harta da II. Ramses zamanından kalmadır. Mısırlılar’a ait olan bu harta (M. Ö. 1600) bir altın madeninin yerini göstermektedir.
Eski Yunanlılar coğrafyanın gelişmesinde en önemli rolü oynayanların başında gelir, komşu kıyıları dolaşmış, buraların haritasını çıkarmışlardı. M.Ö. 200 yıllarında Yunanlı coğrafyacı
Eratosthenes dünya çevresinin 40 000 km. kadar olduğunu tahmin etmişti. Herodotos ise kitaplarında Akdeniz kıyılarını, Rusya bozkırlarını, Hindistanı, İran ve Anadolu’nun coğrafi özelliklerini anlatmıştır (M. Ö. V. yüzyıl). Genç V. yüzyılda Pythagoras da dünyanın küre biçimi olması gerektiğini ileri sürmüştü. Aristoteles (M. Ö. 384-322) Yer’in Ay’a düşen gölgesinin daire şeklinde oluşu ile bunu ispat etmiştir. Eski Romalılar da harta çizmeye büyük önem verirlerdi. Gerek savaş gerekse ticari gayelerle çeşitli hartalar yapmışlardı.
Eski Yunan ve Romalılar’ın coğrafya konusundaki çalışmaları Ortaçağ’da hemen hemen unutulup gitmişti. Bu devrede dünya coğrafya ilminin önderleri Müslümanlardı. İslâm coğrafyacıları Yunan coğrafyacılarının eserlerinden de faydalanarak yerin çevresini ölçmüş, birçok hartalar yapmışlardır. İdrisi’nin hatası bunların en önemlilerindendir. Gene bu devrede Kadızade-i Rumi,
Uluğ Bey, Biruni gibi bilginler genel coğrafya konuları üzerinde çalıştılar. İbni Battuta, İbni Havkal, Mes’udi gibi gezginler de Afrika ve Asya’nın birçok yerlerini dolaştılar.
XV. yüzyıldan önce Avrupalılardın coğrafya bilgisi çok azdı. Yeryüzündeki denizlerin ancak yüzde yedisini biliyorlardı. XV. ve XVI.yüzyıllarda Portekizlilerce İspanyollar okyanuslarda seyahate başladılar. Vasco de Gama Hindistan’a gitti,
Kristof Kolomb Amerika’yı keşfetti. Devam eden geziler sonunda coğrafya bilgisi hızla gelişti- Osmanlı coğrafyacılarının en ünlüsü Kâtip Çelebi ile gezginlerin en ünlüsü Evliya Çelebi, XVII. yüzyılda yaşamışlardır.