Peygamberimiz sağlığında, kendisinden sonra topluma halifelik yapacak olan kimseyi işaret etmemiş, halifeyi halkın seçmesini uygun görmüştür.Peygamberimiz kendi sözlerinin yani hadislerin yazılmasını yasaklamış,kendi sözleri ile KUR'ANIN karıştırılacağını düşünmüştür.Peygamberimizden sonra gelen ilk 4 halife de peygamberimizin bu taimatına uymuş ve hadis yazılmasına müsaade etmemişlerdir.

Hz.ALİ nin halife seçimine, o sırada suriye hakimi ve arap orduları komutanı olan muaviye karşı çıkmış ve kendisininde halifeliğini ilan etmiştir.Bu şekilde İSLAMİYETTE ilk bölünme,parçalanma başlamıştır.
Kendisini halife ilan eden muaviye, kendisinden sonra halifeliğin oğlu yezide kalacağını beyan ederek, HALİFELİĞİN babadan oğula geçen, bir kırallık,bir bir asalet unvanı haline dönüşmesine sebep olmuş ve böylece HİLAFET gerçek değerini,kutsal ve ilahi değer ve anlamını kaybetmiştir.

Muaviyeden sonra yerine geçen oğlu yezid, halifeliğe karşı çıkan peygamberimizin torunu Hz.Hüseyini şehit ederek islamiyette mezheplerin doğarak bölünmesine neden olmuştur. Gerek muaviyenin,gerekse oğlu yezidin halifeliğini müslümanların çoğunluğu tanımamış karşı çıkmışlardır.
Bu iki halife ,halifeliklerinin kabul görmesini temin edebilmek için etraflarına topladıkları din adamlarına verdikleri talimatla ,hadis uydurmaları yolunu seçmişlerdir. Müslümanların bu hadislere uymalarını sağlamak için de

HADİSLERİN VAHY OLDUĞUNU, MÜSLÜMANLAR İÇİN HADİSLERE UYMANIN ŞART OLDUĞUNU İLERİ SÜRMÜŞLERDİR.

Bu sayede hadis uydurmalar çığ gibi artmış ve islamiyetin yüz karası olan 600.000 civarında hadis uydurulmuştur. İşte bu şekildeki inanışa:yani kur'ana ve hadislere inanma şartı anlayışı kısaca: KUR'AN VE NAKİL olarak adlandırılmıştır.

Bu duruma daha muaviye zamanında ilk karşı çıkan İMAMI AZAM olmuştur.
İMAMI AZAM kur'anın uyulması gereken tek ve asıl kaynak olduğunu,
Peygamberimizden NAKLEDİLEN hadislerin çoğunun uydurma ve yalan olduğunu, ancak peygamberimizden nakledilen hadislerin KUR'ANA VE AKLA uygun olması gerektiğini, KUR'ANA VE AKLA UYAN HADİSLERİ KUR'ANDAN SONRA PEYGAMBERİMİZİN ÖĞÜTLERİ OLARAK KABUL EDİLECEĞİNİ BEYAN ETMİŞTİR.
İMAMI AZAMIN bu islami inanışı da KUR'AN VE AKIL olarak adlandırılmıştır.

Devrinin halifelerie ve onların din adamlarına karşı çıkan İMAMI AZAM,
emevi ve sonrasında gelen abbasi halifeleri ve onların adamlarınca yaşamı boyunca çok ağır,hakaretlere, iftiralara,hapis cezalarına ve işkencelere uğratılmış ve öldürülmüştür.
Yazının başlığında değinildiği gibi YALNIZ KUR'AN diyenler yoktur. Ancak

İMAMI AZAMIN kuralı, KUR'AN TEK VE ASIL KAYNAKTIR.
PEYGAMBERİMİZİN SÖZLERİ RİVAYET EDİLDİĞİ VE ÇOK YALANLAR KATILDIĞI İÇİN, KUR'ANA VE AKLA UYGUN İSA BAŞTACIMIZDIR seklindedir.

iMAMI AZAMIN BU FİKİR VE DÜŞÜNCELERİ ANCAK ÖLÜMÜNDEN 150-200 YIL SONRA ANLAŞILABİLMİŞ VE ONA, İMAMLARIN EN BÜYÜĞÜ ANLAMINDA , İMAMI AZAM DENMİŞTİR....