Eğitimde Sürecinde İpuçları

Eğitimci, becerinin yapılış aşamalarını önce kendisi yapar, sonra çocuğun onu gözleyerek, taklit etmesini sağlar. Eğitimci çocuğa öğreteceği becerinin aşamalarının nasıl yapıldığını gösterir; ardından çocuğa yaptırır. Her becerinin önce ilk aşaması yapılır ve yaptırılır, sonra ikinci, üçüncü aşamaya geçilir. Örneğin, diş fırçalama becerisi öğretilirken, eğitimci bütün aşamaları bir anda yapmaz. Önce fırçayı eline alır, çocuğun da fırçayı eline almasını sağlar. Sonra macunu sürer, çocuğun da aynı davranışı yapmasını bekler. Böylece bütün aşamaları birlikte yaparlar.


Eğitime başlanırken çocuğun taklit etme yeteneği yeterli değilse, fiziksel yardım yapılmalıdır. Örneğin, eğitimci fırçayı eline alırken, kendisi veya yardımcısı çocuğun elini tutarak fırçayı almasına yardım eder. Şayet çocuğun gözlem ve taklit etme becerisi varsa, yapılan her aşama sözel ipuçlarıyla desteklenmelidir. Örneğin, fırçayı eline alırken, “Fırçayı elimize alıyoruz,” gibi davranış basamağını açıklayıcı ifadeler kullanılabilir.


Öğretilecek beceri çocuğa gösterilirken, şayet becerinin yönü önemli değilse çocukla karşılıklı durulur/oturulur; eğer önemliyse ya yan yana durulur ya da eğitimci önde, çocuk arkada olacak şekilde durulur/oturulur.


Eğitimin sürekliliği ve yoğunluğu yeterli olursa, çocuk model almayı genelleştirebilir ve zamanla eğitim ortamı dışındaki insanları da model alarak yeni beceriler edinebilir.


Fiziksel Yardım İpucu


Fiziksel yardım, eğitime başlanırken, genellikle ilk olarak kullanılan yardım tekniğidir. Çocuğun yapamadığı veya yaparken çok zorlandığı davranışların öğretilmesinde kullanılır. Davranışın öğretilmesi esnasında, eğitimci çocuğun elinden tutarak çocuğa davranışı yaptırır. Örneğin, çocuk çatal kullanmayı bilmiyorsa, eğitimci çocuğun elini tutarak çatala doğru uzatır ve çatalı almasını, çatalı yiyeceğe batırmasını, sonra ağzına götürmesini sağlar.


Fiziksel yardım uygulanırken çocuğun arkasına geçilerek eli tutulmalıdır; çocuğun eli sanki kendiliğinden istenilen hedefe gidiyormuş izlenimi vermelidir.


Fiziksel yardım tam ve kısmi olarak kullanılır. Tam yardım çocuğun ellerinden tutarak, kısmı yardım çocuğun kolundan veya omzundan tutarak davranışı yapmasına yardım etmektir.


Fiziksel yardım, çocuğun yapamadığı davranışların tümüne uygulanabilir. İlk başlarda çok sık kullanılan fiziksel yardım zamanla azalır, yerini başka yardım tekniğine bırakır. Bazen çocuğun asla yapamayacağı gibi görünen davranışlar olur. Gerek anne baba, gerekse eğitimciler bu davranışların kazandırılmasında umutsuzluğa kapılarak davranışı çocuğa yaptırmaktan vazgeçer. Örneğin, ayakkabı giyme becerisinin öğretilmesinde çok zorlanan ana baba, bu beceriyi öğretmekten vazgeçerek, ayakkabıyı her zaman kendisi giydirir. Oysa fiziksel yardım yoğun olarak uygulandığında, davranışın kazanılmasında iyiye doğru bir seyir olduğu görülür.


Fiziksel yardımla birlikte, model olma ve işaret ipucu kullanılabilir. Eğer fiziksel yardım ve model olma birlikte kullanılırsa bir yardımcı olmalıdır. Fiziksel yardımın kullanımından sonra, model olma ve işaret yardımı birlikte veya ayrı ayrı kullanılabilir.


İşaret İpucu


Bu yardım tekniğinin amacı, çocuğa davranış kazandırırken işaretlerle ona yol göstermektir. İşaret yardımı tekniğinde jest ve mimiklerin tümü kullanılabilir. Örneğin, çocuktan kırmızı topu vermesi istendiğinde çocuk sarı topa uzanırsa, “hayır” anlamına gelen el işareti yapılır ve çocuk istenilen topu verir. Ya da çocuktan burnunu göstermesi istendiğinde çocuk kulağını gösterirse, “hayır” anlamına gelen ‘baş sallama’ veya ‘kaş kaldırma’ işaretiyle doğru davranışı yapmaya yönlendirilir. Yapboz yapılırken çocuk elindeki parçayı nereye yerleştireceğini bulamıyorsa, eğitimci parmağıyla doğru yeri gösterir, çocuk da parçayı gösterilen yere yerleştirir. Bazen de çocuk yaptığı davranışın doğruluğunu onaylatmak istercesine eğitimcinin gözlerine bakar. Eğitimci “evet” anlamına gelen baş sallama işaretiyle onaylar.


Çocuk, istenilen davranışı kavradıkça, yardıma olan gereksinimi azalacağından, işaret yardımı azaltılarak kaldırılmalıdır.


Sözel İpucu


Sözel ipucu iki durumda kullanılır. Birincisi, çocuğun sözel ifadelerle yönlendirilmesi; ikincisi, sözel beceri gerektiren durumlarda çocuğa ipucu verilmesidir. Sözel ipucu, çoğu kez yönerge vermeyle karıştırılır. Oysa yönerge vermek, çocuktan bir şey yapmasını istemektir; sözel yardımda bulunmak ise, çocuğa neyi nasıl yapacağını hatırlatmak veya ifadelerle çocuğu yönlendirmektir. Örneğin, çocuktan mavi düğmeyi göstermesini istemek yönerge vermektir. Çocuk mavi düğme yerine elini kırmızı düğmeye uzattığında, “O mavi düğme değil, mavi düğme yanındaki,” demek sözel ipucudur. Sözel ipucu kullanıldığında, işaret ipucu da beraberinde kullanılabilir. “Mavi düğme yanındaki” derken, aynı zamanda parmakla mavi düğme gösterilebilir.


Sözel ipucu, çocuktan sözel yanıtlar verilmesi istendiği durumlarda, çocuk kayıtsız kaldığında veya yanlış yanıt verdiğinde kullanılır. Sözel ipucu tam ve kısmi olarak kullanılır. Örneğin, çocuktan “baba” kelimesini okuması istenir. Çocuk, cevap verme süresinde cevap vermezse veya yanlış bir ifade kullanırsa, önce “ba” denilerek kısmi ipucu verilir ve çocuğun “baba” demesi sağlanır. Genellikle ilk oturumlarda tam olarak verilen sözel ipucu, sonraki oturumlarda kısmi olarak verilir ve yavaş yavaş kaldırılır. Örneğin, “domates” kavramı öğretilirken ilk başlarda “domates” denir ve çocuğun tekrarlaması sağlanır. Sonra “domates” gösterilerek “Bu ne?” diye sorulduğunda çocuk cevap veremiyorsa, “domat” denilerek ipucu verilir ve çocuk “domates” der. Daha sonraki denemelerde aşama aşama sözel ipucu geri çekilerek “doma”, “do” denir ve tamamen geri çekilir.


KAYNAK: Çetin ÖZBEY, Otizm ve Otistik Çocukların Eğitimi, İnkılap Kitapevi, İstanbul, 2005.

ALINTI:::::::::::