ÖZÜRLÜ MÜ DEFOLU MU…??

Özürlü kelimesinin türk dil kurumu sözlüğündeki anlamı:
• Özürlü: Özrü olankusuru olan defolu engelli.
• Engelli: Engeli olan mânialıvücudunda eksiklik ya da kusuru olan.

Tanımlara bakacak olursanız özürlü kelimesi defolu anlamına gelmektedir. Peki yeni doğan bir bebek ya da 35yaşında kaza geçirmiş bir insanın vücudunda olan herhangi bir eksiklik ya da kusur nedeniyle o bebek ya da o insana defolu deme hakkımız doğar mı?

Defolu kelimesi ticari mallar için kullanılır eğer üretim sonrası bir eksiklik bozukluk ya da arıza olur ise o mala defolu mal denir. Ancak insanın defolusu olmaz. Kim kendisine defolu mal denilmesinden hoşlanır? Sanırım hiç kimse.


Diğer bir husus ise özürlü kelimesinin karşıladığı anlamlardan birisi olan kusuru olan cümlesidir.Tek başına bu cümle de yetersiz bence. Engelli kelimesinin karşıladığı anlamlarda verildiği gibi olursa amenna. Yani vücudunda eksiklik ya da kusuru bulunan denilir ise. Çünkü yine yukarıda verdiğim örneği hatırlayalım yeni doğan bir bebek ya da 35 yaşında bir insanın vücudunda meydana gelen bir eksiklik o insanın kusuru mudur? Kusur insanın kendi iradesi sonucu ortaya çıkan olay yada durumda söz konusu olur. O halde tek başına kusuru olan dersek de olmaz.

Kulak tırmalayan bir tını var bu “özürlü” kelimesinde. Sanki doğuştan ya da sonradan farklı olmak farklı görünmek bir “özür” bağışlanması ya da hoş görülmesi gereken bir kusur imişçesine. Onun yerine “engelli” kelimesini kullanmak çok daha doğru geliyor bana. Böyle söyleyince “engellilik hali” o kişiye has bir “kusur” çağrıştırmıyor; toplumun ve sistemin engelli vatandaşın önüne çıkardığı engebeleri sınırları önyargıları hatırlatıyor. Özürlü denildiğinde bireyeengelli denildiğinde ise o bireyin içinde var olmaya çalıştığı topluma ve kültüre odaklanıyor kelime.

Benim doğuştan kollarım ve sağ bacağım yok.Doğduğumdan beri kendimi bildiğimden beri böyleyim.Çocukken ilk başlarda farkında değildim farklı olduğumun.Sonra ben yürürken durup bana bakanlarben parkta oyun oynarken neşeyle dolanırken ellerini çenelerine dayayıp vah vah tüh tüh diyen teyzeler amcalar sayesinde farklı olduğumu fark etmeye başladım.Derken benim için kullanılan bir sıfatı fark ettim.…Kocaman amcalar teyzeler benden bahsederken özürlü diyorlardı.Biraz büyüyünce öğrendim özürlü ne demek

Özürlü : özrü olan. eksiklik sakat ya da kusuru olan defolu. Demekmiş.Özürlünün anlamını sözlükten ilk okuduğumda o kadar kötü hissetmiştimki kendimi anlatamam.Okuduğuma inanamayıp bi daha bi daha okumuştum.Çocukluğumdan beri benim için söyleyip durdukları özürlü kelimesi kusuru olandefolu demekmiş meğer.

Meseles adece kullanılan kelime değil ki..kelimeler bilinçaltımızıbakış açımızı dile getiriyor.Ben özürlü sıfatının acıtıcılığını tüm gerçekliğiyle yaşadım yıllarca.Kendimi ‘ özürlü ‘ olarak gördükçe yapabileceklerimi de yapamaz oluyordum.Kendime inancım kalmıyordu.Yapamazdımbaşaramazdım çünkü özürlüydüm…

Bunu unutmam zaten mümkün değildi her an herkesçe hatırlatılıyordu özürlüdefolu olduğum.

Örneğin;ilkokula başlama yaşına gelmiştim.Yaşıtlarım okula başlamıştı.Babam bir gün eve geldiğinde çok hüzünlüydü.Annemle arka odaya geçtiler.Hissettim benden dolayı üzgün olduğunu.Usulca arkalarından gidip kapının arasından izledim onları.Annem’ almadılar mı ‘ dedi.Babam hıçkırarak ağlamaya başladı.İki tane ilkokula beni kayıt ettirmeye gitmiş.Müdürlersenin kızın okuyupta ne yapacak ne gerek var hem okulda onu itekler hor görürler.düşer falan boş ver sen kızını okula kayıt ettirmeyi demişler.

Böylece okul hayatım başlamadan bitmişti çünkü ‘ özürlüydüm’. Oysa ben daha 5yaşımdayken annem öğretmişti bana okumayı ayağımla yazı yazmayı.Aradan yıllar geçti okula gidemediğim çocukluğum boyunca en iyi arkadaşlarım kitaplar oldu.18 yaşıma geldiğimde yasal olarak dışarıdan ilkokul bitirme sınavına girme hakkım olunca haftalarca sınava çalıştım.5 tane sınıfın kitaplarınıezberledim.ve sınava gireceğim okula gittim.Okul müdürü sen sınava girmesen de olur dedi.Ben çok çalıştım sınav için deyince çok mu istiyorsun sınavı o zaman şu duvardaki yazıyı oku dedi.Okudum 5 pekiyi veriyorum sana dedi.

18yaşındasınız haftalarca çalışmışsınız ve böyle bir durumla karşılaşmışsınız ne hissedersiniz? Özürlü olduğunuzu hissedersiniz.Onca çalışmış olsanız bile başaramayacağınız beklendiği için müdür bey size bir lütufta bulunmuştur.

Yaşadığım sayısız acı olay ve yılların ardından bu ‘ özürlü ‘ durumu kabullenmek zorunda olmadığımı fark ettim.Ben özürlüdefolukusurlu değildim. Hele hele ‘ özürlü ‘tavırlara muhatap olmak zorunda hiç değildim.

Ben bir engelliyim.Evet bir çok konuda yardıma ihtiyacım varengellerim var.Ve bu hep olacak.Ama özürlü değilim. Ben elinden geldiğince hayatını doğru ve güzel şekilde tadıyla yaşamaya çabalayanüretenkendi çapında başkalarının hayatına güzellikler katmaya çalışan bir insanımvatandaşımkadınımeşim psikoloğumve engelliyim…

Hep birlikte kafalarımızdaki özürlü halden bizden farklı olana uzaylı muamelesi yapmaktan umarım kurtuluruz.