Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığının tarihi, 1924 yılında Emniyet Umumiye Müdür Muavinliğine bağlı olarak devletin genel güvenliğine yönelen her türlü tehdit ve yıkıcı faaliyetlerle mücadeleyi yürütmek üzere kurulmuş olan 1.Şube ile başlar. Birinci Şube, 04.06.1937 tarihinde yürürlüğe giren 3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu'nun 9'uncu maddesiyle Güvenlik Dairesi Başkanlığı bünyesinde Yıkıcı Faaliyetler Şubesine dönüştürülmüştür.
Ülke güvenliğini tehdit eden yıkıcı faaliyetlerin 1970'li yıllardan itibaren silahlı eylemlere dönüşmesi ve terörün yoğunlaşması üzerine, terörle mücadelenin etkili şekilde sürdürülebilmesi ve koordine edilmesi amacıyla, Güvenlik Dairesi Başkanlığı bünyesinde bulunan Yıkıcı Faaliyetler Şubesi Güvenlik Dairesi Başkanlığından ayrılarak 26.08.1986 tarihli Bakan oluru ile "Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı" adıyla yeni bir yapıya kavuşturulmuştur.
Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı; Haberleşme ve Koordinasyon Şube Müdürlüğü, Yurtdışı Terör Olayları Şube Müdürlüğü, Bölücü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, Sağ Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, Sol Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, Harekat ve Operasyon Şube Müdürlüklerinden müteşekkil olarak göreve başlamıştır.
25 Ocak 1992 tarihinde çıkartılan yönetmelik doğrultusunda Yurtdışı Terör Olayları Şube Müdürlüğünün ismi Yurtdışı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, Harekat ve Operasyon Şube Müdürlüğünün ismi Merkez Özel Harekat Şube Müdürlüğü olarak değiştirilmiştir.
17 Şubat 1994 tarihinde yürürlüğe giren yönetmelikte ise; Merkez Özel Harekat Şube Müdürlüğü Başkanlığımız bünyesinden ayrılarak Özel Harekat Daire Başkanlığı olarak ayrı bir binada görevine başlamış, bunun yerine Başkanlığımıza Psikolojik Harekat Şube Müdürlüğü ihdas edilmiştir. 20 Aralık 1996 tarihinde yapılan değişiklikle, Yurtdışı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünün ismi İnsan Hakları ve Yurtdışı İlişkiler Şube Müdürlüğü olarak değiştirilmiştir.
29 Şubat 1999 tarihinde alınan bir onayla da Haberleşme ve Koordinasyon Şube Müdürlüğünün ismi Araştırma ve Değerlendirme Şube Müdürlüğü, İnsan Hakları ve Yurtdışı İlişkiler Şube Müdürlüğünün ismi ise İnsan Hakları Şube Müdürlüğü olarak düzenlenmiştir.
Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı Merkez ve Taşra birimleri 05/11/2001 tarihinde yürürlüğe giren Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı Kuruluş ve Çalışma Yönetmeliği'ne göre merkez, il ve ilçe birimleri şeklinde yeniden yapılanmıştır.
Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı, devlet güvenliğine, kamu düzenine ve halkın güven ve huzuruna karşı girişilen her türlü terör faaliyetlerini, bu faaliyetleri yürüten kişi ve örgütleri tespit etmek, bunları zararsız hale getirmek amacıyla gerekli tedbirleri almak, bu konularda araştırma ve değerlendirme yapmak, illerin terörle mücadele faaliyetlerini koordine etmek, yönlendirmek veya gerektiğinde fiilen katılıp yardımcı olmak amacıyla faaliyetlerini sürdürmektedir.
Genel hatlarıyla dairenin görevleri,
*Hukuk devleti ilkeleri ve insan haklarına saygılı görev anlayışı içinde, ülke genelinde terör suçlarının işlenmesine engel olmak, bu suçları işleyen terör örgütleri ve mensuplarıyla, bunlara yardım ve destek sağlayan, ilişki içinde bulunan veya terör suçu niteliğindeki suçlara karışan kişi ya da grupları yetkili yargı makamları önüne çıkarmak,
*Terör örgütlerinin faaliyetlerini, eylemlerini, örgütsel yapılanmalarını, insan ve mali kaynaklarını, ilişkilerini, silah ve lojistik imkanlarını, legal ve illegal yayınlarını takip etmek, araştırmak, değerlendirmek, kayıt ve istatistiklerini oluşturmak; elde edilen verilerin analizlerine dayalı olarak mücadele prensipleri geliştirmek ve uygulamaya koymak,
*Terörle mücadele kapsamında bütün kurumlarla işbirliği ve koordineyi sağlamak, güvenlik ve işbirliği (GİB) çalışmalarına katılarak görüş bildirmek, uluslar arası terörle mücadele çalışmalarına katılmak,
*Terörle mücadele hizmetleri yürütülürken, ortaya çıkan sorunları aşmak ve mücadelenin önünü açmak için idari ve yasal düzenlemeler yapmaktır.
Hedefleri ise;
Daha huzurlu ve güvenli bir Türkiye'dir. Dış ve iç kaynaklı, yıkıcı, bölücü ve her türlü tehdit ve terör olaylarını bertaraf ederek halkımızın sevgi, kardeşlik, barış, huzur, güven, birlik ve beraberlik içinde hiçbir korku ve endişe hissetmeden yaşamlarını sürdürmesidir