Konu: "Çukur Evimiz, Nietzsche Babamız!"Çukur Dizisinin Duvar Yazıları

Çukur'u hepimiz çok seviyoruz. Bu kendi şahsına münhasır mahalledeki en sevdiğimiz şeylerden biri de mahallenin ruhunu yansıtan duvar yazıları. İşte en çok içimize işleyen ve kendimizi bulduğumuz duvar yazılarını sizler için hazırladık.

Hoş geldiniz! This is 'Çukur'

"Semt-i Çukur"

Etrafta bu işareti görüyorsanız bilin ki Çukur Mahallesi sınırları içindesiniz.


Eğer herhangi bir kişide bu işareti dövme olarak gördüyseniz, arkadaş Çukur'dan sıkıntı yok.



Bu mahalledeki en önemli kuralı biliyorsunuz: "Çukur Evimiz, İdris Babamız"




"Çukur evimiz,
İdris babamız,
Sultan anamız,
Yamaç oğlumuz,
Vartolu ciğerimiz."
Son bölümde Aliço'nun aşkını anlatan o muhteşem cümleden sonra artık Nietzsche de babamız :)



"Çukur evimiz, Nietzsche babamız."
Peki hatırlıyor musunuz neydi o cümle?



"Dans ederken görülenler deli sanıldı müziği duymayanlar tarafından."
Böyle işte Çukur sakinleri... Biraz duygusal.


"Bana kalırsa bana kal."
"Göz göze gelince yıldız yağar mı?"
Aşkları da bir o kadar derin...




"Çukur küçük, sevdalar büyük"
"Çukur gibisin be sevdiğim, bir kere düştüm çıkamıyorum."
Yer yer sitemkar da olsalar


"Asıl yanan hayallerdi, ama sen yanan lastikleri gördün."
"İzler kalır, izler kalırsın."

Konu aşk olunca kafalar hep karışık:)



"Özledim desem de sen sakın gelme bana."

Hayat hepimiz gibi Çukur insanları için de zor.



"2+2= DERT"
"Her romanda kahraman olursun da en çok kendi hikayende yorulursun."

Kim bilir ne kayıplar verildi, ne pişmanlıklar yaşandı?



"Bundan sonra herkes kendi metrekaresinde."
"Yaptığım yanlışlar için pişman değilim. Tek pişmanlığım yanlış insanlar için yaptığım doğrular."

Öyle ki hayat acılarla dalga geçmeyi öğretti.



"Kader seni güldürmüyorsa espriyi anlamadın demektir."

Acılarını ti'ye almayı.



"Alayınız gelse alay ederiz."
"Mevzu atlı karıncalar değil, dönen dolaplar."

Hatta her şeye rağmen kahkaha atmayı :)



"Bir sihirbaz değiliz ama biz de kendimizi çok kaybettik."
"Dayıcım şu hayallerimi siyah poşete koy kimse görmesin."

Ne olursa olsun tetikte olmayı.



"Sıkıntı yoksa sıkıntı vardır."
"Yamaçta durma rüzgar kapar, Çukur'da durma karanlık boğar."

Cesaretini en zor zamanlarda bile toplamayı.



"Korkaklar yarı yolda cesurlar Çukur'da kalır."
"Yarına bıraktık ama kimsenin yanına bırakmadık."

Ne yaşanırsa yaşansın dimdik ayakta durmayı.



"Düşme, düşle!"
"Eğilirsen basamak dik durursan sığınak olursun."

Asla vazgeçmemeyi;



"Belki hiçbir şey yolunda gitmedi ama hiçbir şey de beni yolumdan etmedi."

Umut etmekten ve hayal kurmaktan.



"Kaybettiklerimizden fazlası var yarınlarda."
"Gel gündüzle gece olalım, gel Çukur'da yuva kuralım."

Ve Çukur'u sevmekten...



"Çıkar uğruna değil, Çukur uğruna!"
"Mahalledir Çukur sıkıntı yok otur."

Gördüğünüz gibi hiçbir mahalle bu kadar sevilip sayılmamıştır herhalde.



"İstanbul hepimizin, Çukur bizim."
"Lafın Çukur duvarına adın ise Çukur tarihine yazılsın."

Çünkü Çukur'daki herkes ailedir. Ve İdris Baba der ki: "Ailen yoksa eğer sen bir hiçsindir."



"Başımızın üstünde çatı, ayağımızın altında Çukur oldukça bize ölüm yok."
"Dünya düşmanımız olsa ne yazar, bizim arkamızda Çukur var!"

"Dudağının kenarıyla yanağının arasında bir çukur var ya, beni oraya gömsünler." Seni de unutmadık Yamaç Baba:)



"En güzel yerindir gamzendeki Çukur."