PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Kadınlar ‘Dırdırcı’ Değil SİZ Dinlemiyorsunuz!



Troya
19.Kasım.2015, 21:45
Evlilik yıldönümünü, doğum günlerini kadınlar hiç unutmuyor. Erkekler de onları sürekli ‘dır dır’ yapmakla suçluyor. Tüm bunların altında ise kadın ve erkek beyni arasındaki farklılıklar oluşturuyor…
Kadın Beyni Erkek Beyni adlı kitapta kadın ve erkeklerin olaylara neden farklı tepkiler verdiği anlatılıyor. Onlardan biri de ‘dırdırcı’ olmak. Kitabın yazarı, bu durumun erkeklerin dinlemesindeki farktan kaynaklandığını söylüyor.


Erkekler neden dinlemez? Kadınlar çok mu konuşur? ‘Beni hiç anlamıyorsun’ sözünü duymayan erkek yeryüzünde var mıdır? Kadınlar özel günleri asla unutmazken erkekler nasıl bu kadar kolay unutur? İnsanlık, yüzyıllardır bu soruların cevaplarını arıyor ancak henüz kesin yanıtlara ulaşılamadı. Öte yandan son yıllarda yapılan sinirbilim çalışmaları kadın ve erkek beyninin birçok açıdan farklı olduğunu ortaya koyuyor. Elma Yayınevi’nden çıkan ve Serkan Karaismailoğlu’nun kaleme aldığı Kadın Beyni Erkek Beyni adlı kitap kadın-erkek arasındanki farklılıkları bilimsel verilere dayanarak anlatıyor, önerilerde bulunuyor.


Kitabın yazarı Serkan Karaismailoğlu, doktorasını Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ana Bilim Dalı’nda beyin cinsiyeti üzerine yapmış. Beyin ve sinir bilimleriyle ilgilenen bir bilim adamı olan Karaismailoğlu’nun bu merakı ise çocukluğunda başlamış: “Küçüklüğümden beri her gün yeni bir bilgi öğrenmeye çalıştım. Lisans derecemi Hacettepe Üniversitesi biyoloji bölümünden aldım. Yine aynı üniversitenin tıp fakültesi fizyoloji anabilim dalında yüksek lisans ve doktoramı tamamladım, şu anda da aynı kurumda çalışıyorum. Son 5-6 yıldır aktif biçimde cinsiyetler arasındaki beyin farklılıklarını ve bunun nedenlerini araştırıyorum.”


Peki böyle bir kitap yazma fikri nasıl ortaya çıktı? Kadın ve erkek beyni arasındaki farklılıkların insanlığın varoluşundan beri en heyecanlı tartışmalardan olduğunu söyleyen Karaismailoğlu, bilimsel olarak araştırınca kadın-erkek beyninin ne kadar ayrı dünyalar olduğunu gördüğünü söylüyor: “Farklılıkları gördükçe gençlerle paylaşmak istedim. Çünkü ülkenin gelecekteki aile yapısını gençler oluşturacak. Bu kapsamda üniversitelerde konferanslar vermeye başladım. Son üç yılda yüzden fazla üniversite, özel okul ve çeşitli kurumlardan davet aldım, konuşmalar yaptım. Her konuşma sonrasında bana sorulan en temel sorulardan biri “Hocam anlattıklarınız çok güzel ve işe yarayan bilgiler. Peki, bir kitabınız var mı?” oldu. İşte bu ihtiyaç doğrultusunda kitabımı hazırladım.”


HERKESİN YETENEĞİ FARKLI


Aslında kadın ve erkek beyni hemen her alanda birbirinden farklı çalışıyor. Bunun hamilelik döneminde anne karnında belirlendiğini söyleyen Karaismailoğlu, beynin gelişimi sırasında ciddi farklılaşmaların ortaya çıktığını anlatıyor: “Erkek ve kadın beyni çok farklı çalışıyor ama bir bütün olarak baktığımızda her iki cinsiyetin birbirlerine karşı bir üstünlüğü yok. Yani erkek beyni kadın beyninden daha iyidir ya da daha kötüdür diyemeyiz. Çünkü her beyin tipinin yetenekli olduğu alanlar var. Örneğin erkek beyni cisimleri üç boyutlu düşünmede ve yer yön belirleyebilme konularında çok yetenekliyken kadın beyni empati ve dil yeteneklerinde çok iyi. Birbirimizi değerlendirirken bu yeteneklerin farkında olursak hayatta birçok sorunu daha kolay çözebiliriz.”


ONLAR ASLINDA İLGİSİZ DEĞİL


Evlilik yıldönümü, doğumgünü ve daha pek çok özel günler... Dünya genelinde kadınlar özel günleri asla unutmazken erkekler nasıl hatırlamıyor? Karaismailoğlu, kadınların bu konuyu erkeklerin ilgisizliğine bağladığını ancak bu durumun tümüyle fizyolojik bir farktan kaynaklandığını söylüyor: “Beynimizin ortasında bir yerlerde badem şeklinde bir yapı var. Amigdala denen bu yapının görevlerinden biri de duygusal hafızadır. Yani hayatınızda duygusal olarak önemli olayların beyne kaydedilmesinde bu bölge aktif rol oynar. Beyinde her yapıdan iki tane bulunur. Örneğin amigdaladan sağ ve sol tarafta toplam iki tane bulunur. Yapılan beyin görüntüleme çalışmaları çok ilginç bir sonucun ortaya çıkmasına neden oldu. Kadınlar ve erkekler duygusal hafızalarını tetikleyecek bir olaya tanık olduğunda kadınların sol amigdalası aktifleşirken erkeklerin sağ amigdalası aktifleşmektedir. Beynin ise sol tarafı detaycı, sağ kısmı ise daha genelcidir. Özetle kadınlar sol amigdalayı kullandıklarından olayın detaylarını çok kolay hatırlayabilirken erkekler olayın ancak genelini hatırlayabiliyor. O nedenle söz konusu detaylar olduğunda erkeklerin bunları hatırlaması çok zor bir görev haline geliyor. Yani olayın temelinde kadınların düşündüğü gibi bir erkek ilgisizliği yok.”


İŞİ OLAN ERKEĞE BİR ŞEY ANLATMAYIN


Beyindeki işitme ve konuşma merkezleri de sözkonusu olduğunda kadın ve erkek beyni arasında çok farklılıklar ortaya çıkıyor. Öyle ki yapılan çalışmalar konuşma ve işitmeyle ilgili bölgelerin kadın beyninde daha iyi bir yapıda olduğunu gösteriyor. Bu durumun pek çok deneyle ispatlandığını belirten Karaismailoğlu şunları anlatıyor:


“Kadınların bir günde kullandıkları kelime sayısı erkeklerin üç katı denilir ama bu çok yanlış bir bilgi. Yine de neredeyse tüm erkekler, kadınların çok konuştuğuna inanır. Hatta kadınları ‘dırdır’ yapmakla suçlarlar. Aslında bu durum kadınların çok konuşmasından değil erkeklerin dinlemesindeki farktan kaynaklanıyor.


Örneğin, çalışmanın birinde gönüllülere bir kulaklık veriliyor ve kendilerine dinletilen kelimeleri yüksek sesle tekrar etmeleri söyleniyor. Kulaklıktan her seferinde bir kelime söylense de bazı durumlarda kulaklığın sağ ve sol tarafından farklı kelimeler eş zamanlı olarak dinletiliyor. Kulaklığın sağ tarafından ‘armut’ kelimesi, sol tarafından ‘koyun’ kelimesi aynı anda duyulduğunda kadınlar o kadar başarılılar ki, koyun derken kafasını hafif sola, armut derken hafif sağa eğiyor. Yani hangi kelimenin ne taraftan geldiğini çok net bir biçimde ayırt edebiliyorlar.


Öte yandan kimi erkekler sadece koyun, kimileri ise sadece armutu duyup söylüyor. Ancak birçok erkek gönüllü her iki sesi de tam anlayamadığından, ‘kormut’ diye ortaya karışık bir kelime icat ediyorlar. Yani, erkekler sırf eş zamanlı söylendi diye kelimeleri algılamakta büyük zorluk yaşıyorlar. O nedenle herhangi bir işle uğraşan bir erkeğe bir şey anlatmayın.”