Suicase
09.Haziran.2014, 02:04
İnsanı şempanzeden ayıran beyin mi, kas mı?
http://bilimsol.org/uploads/article/image/1014/large_article_dsc_4039.jpg
Çin ve Almanya'dan araştırmacılar insanın atalarında bir yandan bilişsel işlevler gelişirken, paralel olarak da kasların güçsüzleşmiş olduğunu tahmin ediyor.
Canlıların fizyolojik faaliyetleri sırasında “metabolit” tabir edilen ufak moleküller oluşur. Egzersiz sırasında kaslarda biriken laktik asit gibi. Metabolitlerin doku içindeki yoğunlukları dokunun işlevine dair bilgi verir.
Çin ve Almanya’dan bir ekibin yürüttükleri yeni bir çalışmada erişkin insan, şempanze, makak maymunu ve farenin beş dokusunda 10 bin metabolitin yoğunlukları kütle spektrometrisi ile ölçülüp karşılaştırıldı. Çalışmada üç beyin bölgesi, çizgili kas ve böbrek incelendi.
Sonuçlara göre hem DNA dizisi hem gen ifadesinde olduğu gibi metabolit düzeyinde de insan ve şempanze birbirine en yakın türler. Fare ise dört tür içinde en farklı olanı. Ancak bunun iki istisnası var. Birincisi, beynin planlama, dikkat ve sosyal davranışla ilgili önkorteks bölgesi, ikincisi ise çizgili kas. Bu dokularda metabolit yoğunlukları açısından insan diğerlerinden biraz “farklı” görünüyor.
Çalışmada, önbeyindeki metabolit değişimlerinin sinir faaliyetliyle ilgili olduğu bulundu. Bunlar şempanzeyle ortak atamızdan beri yaşanan bilişsel değişimlerle ilgili olabilir.
Çizli kastaki değişimler ise enerji metabolizmasıyla ilgili. Bunun sebebini araştıran ekip, çok sayıda hayvan ve insan güç testi yaparak türler arasında kol kası performansını karşılaştırdı. Performansları bireylerin kilosuna göre normalize edildiğinde, profesyonel dağcılar dahil hiçbir insan şempanzelere yetişemedi. Ortalama bir insan, ortalama bir makaktan 1.5 kat, bir şempanzeden 2 kat güçsüz çıktı.
Yazarlar, insanın atalarında bir yandan bilişsel işlevler gelişirken, paralel olarak da kasların güçsüzleşmiş olduğunu tahmin ediyor.
http://bilimsol.org/uploads/article/image/1014/large_article_dsc_4039.jpg
Çin ve Almanya'dan araştırmacılar insanın atalarında bir yandan bilişsel işlevler gelişirken, paralel olarak da kasların güçsüzleşmiş olduğunu tahmin ediyor.
Canlıların fizyolojik faaliyetleri sırasında “metabolit” tabir edilen ufak moleküller oluşur. Egzersiz sırasında kaslarda biriken laktik asit gibi. Metabolitlerin doku içindeki yoğunlukları dokunun işlevine dair bilgi verir.
Çin ve Almanya’dan bir ekibin yürüttükleri yeni bir çalışmada erişkin insan, şempanze, makak maymunu ve farenin beş dokusunda 10 bin metabolitin yoğunlukları kütle spektrometrisi ile ölçülüp karşılaştırıldı. Çalışmada üç beyin bölgesi, çizgili kas ve böbrek incelendi.
Sonuçlara göre hem DNA dizisi hem gen ifadesinde olduğu gibi metabolit düzeyinde de insan ve şempanze birbirine en yakın türler. Fare ise dört tür içinde en farklı olanı. Ancak bunun iki istisnası var. Birincisi, beynin planlama, dikkat ve sosyal davranışla ilgili önkorteks bölgesi, ikincisi ise çizgili kas. Bu dokularda metabolit yoğunlukları açısından insan diğerlerinden biraz “farklı” görünüyor.
Çalışmada, önbeyindeki metabolit değişimlerinin sinir faaliyetliyle ilgili olduğu bulundu. Bunlar şempanzeyle ortak atamızdan beri yaşanan bilişsel değişimlerle ilgili olabilir.
Çizli kastaki değişimler ise enerji metabolizmasıyla ilgili. Bunun sebebini araştıran ekip, çok sayıda hayvan ve insan güç testi yaparak türler arasında kol kası performansını karşılaştırdı. Performansları bireylerin kilosuna göre normalize edildiğinde, profesyonel dağcılar dahil hiçbir insan şempanzelere yetişemedi. Ortalama bir insan, ortalama bir makaktan 1.5 kat, bir şempanzeden 2 kat güçsüz çıktı.
Yazarlar, insanın atalarında bir yandan bilişsel işlevler gelişirken, paralel olarak da kasların güçsüzleşmiş olduğunu tahmin ediyor.