PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Statinlerin Potansiyel Yan Etkileri



SultanPinar
23.Ocak.2018, 10:58
Statinlerin yan etkileri konusu oldukça popüler olmuş ve kamuoyunu ve özellikle de medyayı her zaman yakından ilgilendirmiştir. Ancak ne yazık ki verilen bilgiler çoğunlukla tek yanlı, eksik veya yanlış olmaktadır. (Bu konu ile yazdığım bir yazı buradan okuyabilirsinz)

Şüphesiz statinlerin de bir çok ilaç gibi bir çok yan etkisi vardır. Yan etkisi sıfır olan bir ilaç günümüzde hala yoktur. Statinleri en çok bilinen (fakat en sık olmayan) yan etkileri karaciğer ve kaslar üzerine olanlardır: Karaciğer üzerine olan yan etkiler karaciğer enzimlerinin (SGOT, SGPT, GGT) yükselmesi şeklindedir, %0.5-%2 oranında görülür ve çoğunlukla dozla ilgilidir. Böyle bir şey olması ise karaciğer hasarını göstermez. Bu yan etkinin olması da ilacın kesilmesini gerektirmez, doz azaltılır veya başka bir statin verilirse sorun çoğunlukla çözümlenir. Doktorunuzun sizi belli zamanlarda kontrollere çağırmasının nedenlerinden biri de bu tür yan etkilerin ortaya çıkıp çıkmadığını anlamak ve böyle bir şey varsa gereken önlemleri almaktır.

Aslında bu ilaçların karaciğer yağlanmasına bağlı enzim yükselmelerini bile normale indirebildiği bilinmektedir.

Çok sık olmamakla birlikte aşağıdaki yan etkiler de görülebilir. Yan etkiler ortaya çıkarsa doktorunuza haber vermelisiniz.

Alerjik reaksiyon (hırıltılı soluma, nefes darlığı, kaşınma ya da deri döküntüsü)

Cinsel istek ya da yetenekte azalma

Uyumakta zorluk çekme

Kabızlık

İshal

Sersemleme ya da baş dönmesi

Aşırı gaz ya da geğirme

Baş ağrısı

Mide yanması ya da hazımsızlık

Karın ağrısı

Mide bulantısı ya da kusma

Cilt döküntüleri

Bu yan etkiler kalıcı değildir. Doz veya ilacın değiştirilmesiyle kaybolabilir.

Statinlerin çok nadir görülen fakat çok önemli bir yan etkisi, kaslar üzerinedir (rabdomiyoliz - kas hücrelerinde harabiyet). Oldukça nadir (%0.08) görülen bu yan etki, çoğunlukla yüksek dozlarda ve yağları düşürücü birden fazla ilaç kullanıldığı zaman olabilmektedir. Rabdomiyoliz kas hücrelerinin parçalanıp içeriklerinin kana karıştığı bir durumdur. Genellikle baldır kaslarını etkiler, çok nadir böbrek ya da organ kaybına ve ölüme yol açar. Rabdomyolizde aşağıdaki belirtiler görülebilir:

Kaslarda kramplar, ağrı, şişme, zayıflık, sertlik ve/veya hassasiyet

Ateş

Koyu idrar

Mide bulantısı ve/veya kusma

Kırgınlık

Kasla ilgili gelişen bu durum kanda kreatin fosfokinaz (CPK) adlı bir kas enziminin düzeyi ölçülerek anlaşılır. Bu önemli komplikasyon, yüksek dozda statin ile birlikte başka bir kolesterol düşürücü ilaç grubu olan fibratları beraber alan yaşlı hastalarda daha fazla görülür. 2001 Ağustosunda serivastatin (ticari adı “LİPOBAY”) adı verilen bir çeşit statin ile, ölümle sonuçlanan rabdomiyoliz vakalarının diğer statinlere göre daha fazla görüldüğü raporu üzerine üreticisi tarafından gönüllü olarak pazardan çekilmiştir.

Statinler, kas hasarı olmaksızın kas ağrısı ve hassasiyet de yapabilir.

SultanPinar
23.Ocak.2018, 11:03
Statinler tartışmasız bir şekilde kalp damar hastalarında damar hastalığı ilerlemesini durdurmakta hatta geriletebilmektedir. Bu gün artık bu gerçek çok sayıda yapılmış bilimsel araştırmalarla ispat edilmiş durumdadır. Bundan dolayı kötü kolesterol (LDL kolseterol) düzeyi belli bir sınırın üstündeki kalp damar hastalarına verilmektedir.

Statinlerle ilgili yapılan çalışmalarda statin kullanan hastalarda başka olumlu etkilerin de ortaya çıktığı görülmüştür. Son bulgulardan bazıları şunlardır:

Niasinle birlikte kullanıldığında simvastatin, kalp krizi, inme ve kalbe bağlı ölüm riskini önemli ölçüde azaltmaktadır.

Statinler C-reaktif proteinlerin (CRP) kandaki seviyelerini azaltabilmektedir. CRP enflamasyon durumunda karaciğerin ürettiği bir maddedir (bir çeşit iltihap belirteci). CRP kalp hastalıklarında enflamasyonu erken göstermesi açısından önemli bir belirteçtir.

Statinlerin kan pıhtılarını engelleyen hafif bir antikoagülan özelliği olduğu düşünülmektedir.

Araştırma sonuçlarına göre statinler yaşlı hastalardaki ölüm ve koroner hastalıkların oranını önemli ölçüde azaltmaktadır. Statinlerin yaşlı nüfus tarafından az kullanılmakta olduğu göz önünde bulundurulduğunda bu önemlidir.

Kandaki kolesterol seviyelerini düşürmede kuşkusuz diyet de önemlidir. Diyet ya da statin kullanımı yoluyla kolesterolün aynı derecede düşürüldüğü durumlarda, statin tedavisi uygulanan hastalarda daha az kardiyak olay gözlenmiştir. Bu da statinlerin yararlı etkilerinin sadece yağ seviyesi düşürücü özelliklerine bağlı olmadığını, aynı zamanda başka faktörlerin de devreye girdiğini göstermektedir.

Kalp krizi ya da kararsız anginanın hemen ardından hastaya yüksek dozda statin verilmesi gelecekte başka bir koroner olayın yaşanma riskini azaltmaktadır. Bu olumlu etki, kan kolesterol seviyeleri aşırı yüksek olmayan hastalarda bile görülmektedir.

LDL seviyelerini düşürmenin yanında statinler, kalsifikasyon adı verilen damar duvarlarında kalsiyum birikmesi olayını yavaşlatırlar. Bu olay damarların sertleşmesi ve daralmasında rol oynayan faktörlerden biridir ve hatta damar tıkanıklıklarına yol açabilirler.