PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : tuhaf gerçekler



AceLLe
28.Aralık.2017, 16:30
Çılgın dünyamız hakkında okulda öğretilmeyen tuhaf gerçekler

Tarihte o kadar acayip olaylar olmuş ki, insan gerçekliğine inanmakta güçlük çekiyor! Sanki hepsi birer kurgudan ibaretmiş, senaryoymuş, bir kitap öyküsüymüş gibi geliyor… Dünyamızı ve tarihi daha da ilginç kılan tam da bu tür hikayeler işte… Birkaçını sizinle paylaşmak istedik.

http://idora.milliyet.com.tr/OnedioGallerySlider/2017/04/25/fft351_mf22895972.Jpeg

Albert Einstein cumhurbaşkanı olacaktı…



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562VYxumPzX5_1.jpg

17 Kasım 1952 yılında İsrail başbakanı, cumhurbaşkanlığı makamı için Albert Einstein’ı önerdi. Ünlü fizikçi tahmin edebileceğiniz gibi teklifi reddetti. Gerekçesi ilginçti: “İnsanlarla düzgün bir şekilde iletişim kurma yeteneğinden yoksunum…”


Tutankhamun’un anne ve babası aslında kardeşlerdi



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562DmQ2crOm5_2.jpg

Son DNA çalışmaları, Kral Tutankhamun’un sıtma ve kemik bozukluğu gibi şiddetli sağlık sorunlarının, ****** ilişki sonrası doğmasından kaynaklandığını buldu. Tutankhamun’un annesi ve babası aslında kardeştiler!


Eski insanlar un çuvalları giyiyordu



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/35621aaEtSvA5_3.jpg

1930’lu yıllarda İngiltere’de yaşanan Büyük Buhran döneminde kadınların kıyafet namına giyebileceği çok fazla şey yoktu. Yaratıcılıklarını gösterip; kendilerine ve ailelerine kıyafet dikmek için pamuklu un çuvallarını kullanmaya başladılar. Un çuvalı üreticileri bu modayı öğrendiğinde, üzerinde farklı desenler bulunan çuvallar üretmeye başladılar. Hatta bazı çuvalların üzerinde kullanma talimatı bile vardı! Uygun yıkama talimatı, uygun elbise ve oyuncak bebek yapma yolları gösteriliyordu.


Dünyanın en büyük kuşu



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562TiY0x5HX5_4.jpg

1979 yılında Arjantin’de bulunan kuş fosilinin bilimsel adı, ‘argentavis magnificens’. Bilimadamları bu kuşun gezegenimizde 6 milyon yıl önce yaşadığını düşünüyor. Kanat genişliği 6-8, uzunluğu ise 2 metre. Ancak bir bilimkurgu filminde görebileceğimiz türden, değil mi?


O gemide ölenlerin sırrı çözülemedi…



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562UcOpElgU5_5.jpg

1948 yılında Malezya’nın yakınından geçen gemilere her zaman tuhaf yardım mesajları gelirdi. Bir gün iki Amerikan gemisi, ‘SS Ourang Medan’ adlı bir gemiden sinyaller almaya başladı. Mesajda, “Tüm mürettebat, kaptan da dahil, öldüler. Muhtemelen bütün ekip öldü… Ben de ölüyorum”deniyordu. Amerikalılar kurtarmaya gittiklerinde gerçekten de bütün ekibin öldüğünü gördüler.



Ölülerin yüzlerinde aşırı korkmuş bir ifade, ellerinde ise silahları vardı. Sanki kendilerini, çok korkunç bir şeye karşı savunmuşlar ama başarılı olamamışlardı. Ağızları sonuna kadar açılmış, suratlarında korku ifadesi ve dişlerini sıkmış bir şekilde duran ölüler… Ölü bir köpek bile aynı şekilde çok korkmuş halde bulundu. İşin tuhaf yanı, hiçbir cesette bir yaralanma yoktu!.. Olayın sırrı çözülemedi.

NOT. Fotoğraf temsilidir.

Parmak izlerini kullanmamızın nedeni…



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562wjNbHN2r5_6.jpg

Bu iki adam yüzünden ‘parmak izi’ diye bir şey çıktı. İkisi de aynı isimdeydi, aynı hapishanede mahkumdular ve işin tuhaf tarafı; birbirlerini daha önce hiç görmemişlerdi. Hiçbir akrabalıkları olmamasına rağmen birbirlerine tıpatıp benziyorlardı…


Uyandırma servisi



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562u83bmsqj5_7.jpg

Alarm bulunmadan önce ‘tokmakçılar’ adında tuhaf bir meslek vardı. Tokmakçılar, işçilerin pencerelerine, ellerindeki sopalarla vurarak uyandırmakla görevliydi. Mükemmel bir uyanma şekli değil mi? :)


Asyalı kadınlar güzellik uğruna…



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562MG1NqUC65_8.jpg

Geçmişte Çinli kadınlar ayakları büyümesin diye, normalden çok küçük olan ayakkabılar giyerlerdi. Küçük ayak o zamanlar erkeklere daha güzel ve kadınsı görünürdü... Sırf güzellik uğruna Çinli kadınların ayakları deformasyondan paramparça oldu.


Büyük kristal piramitler



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562Sgpkf7NR5_9.jpg

Sonar teknolojisini kullanarak bilim adamları, denizin 6 bin feet altında iki dev piramit keşfettiler. Kristal gibi görünüyorlardı ve Mısır’daki Giza Piramidi’nden daha büyüktü.


Photoshop’u Stalin keşfetti



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562GUzwwiuq5_10.jpg

Joseph Stalin’e ölü ya da kayıp bir kişi hakkında bilgi verildiğinde, birlikte çektirdikleri her fotoğraftan ölü/kayıp kişinin silinmesini emrediyordu. Fotoğraf rötuşlama tarihi işte böyle başladı…


Azizlerin bedenleri çürümez (mi?)



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562tCTVEDXg5_11.jpg

Azizlerin bedenlerinin yok olmadığına dair bir inanış var. En eski sağlam beden, MS 177’de şehit olan Aziz Cecilia’ya ait. Vücut yapısı, 1700 yıl önce keşfedildiği gibi kaldı. Doğanın tüm yasalarına meydan okudu.

NOT: Yukarıdaki fotoğraf, Maria Tiagi adlı başka bir azize ait.


Kutsal Kase’nin bulunduğu yere dair ipucu



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562t7JKUuwd5_12.jpg

İngiltere’deki Shepherd Anıtı’nda gizemli bir yazıt var, üzerinde ‘DOUOSVAVVM’ yazıyor. Kimse, o yazının oraya kimin koyduğunu veya bu harflerin ne anlama geldiğini bilmiyor. Ancak birçok insan, Şovalya Templar’ın Kutsal Kase’nin tam yerini bulmak için bıraktığı bir mesaj olabileceğine inanıyor.


Dünyanın en korkunç mumyaları



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/3562FYQrN4bn5_14.jpg

Dünyadaki en korkunç mumyalar Guanajuato Mumyaları. Yüzlerindeki ifade, birçoğunun işkence gördükleri için öldüklerini gösteriyor.


Rasputin'in ölümsüz olduğunu düşündüler



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/35623Ma3ff7B5_16.jpg

Doğaüstü yeteneklere sahip olduğu iddia edilen Rus mistik Rasputin, hayatı boyunca birçok kez öldürülmeye çalışıldı. Saraydaki bir yemek davetinde Rasputin'e zehir verildi. Pasta ve kadehine siyanürün tozlaşmış hali sürüldü fakat Rasputin pastaları yemesine rağmen zehirlenmedi. Silahla vuruldu, öldü zannedildi; ancak ayağa kalkarak Prens'in yakasına yapıştı. Sonrasında ise bahçeye kaçarken zorlukla bir kez daha vurularak karların üzerine düştü. Rasputin yine ölmedi!.. Baktılar olmuyor; adamı alıp buzlu bir nehire attılar. Ölü bulunduğunda otopsi yapıldı. Yapılan otopsi raporuna göre Rasputin kurşunlardan değil, ciğerine dolan sudan, yani boğularak ölmüştü.


Bir maymun I. Dünya Savaşı'nda cesurca savaştı



http://idora.milliyet.com.tr//OnedioGallery/Detail/2017/04/25/35624GPrvLX85_17.png

Güney Afrika maymunu Jackie, I. Dünya Savaşı'ndan kısa süre önce Albert Marr tarafından bulundu. Savaş başladığında Albert orduya girdi ve yanına Jackie'yi de aldı. Jackie yalnızca askerleri eğlendirmekle kalmadı; aynı zamanda düşman yaklaştığında askerleri uyardı. Hizmetinin sonunda, cesareti yüzünden bir madalya aldı. Savaş bittiğinde Jackie terhis edildi ve 1921 yılına kadar sahibiyle birlikte yaşadı.

Signora
16.Mayıs.2018, 17:02
Tsk guzel bilgi